7 Ocak 2017 Cumartesi

“Yaşadığım hayatı değiştirmeye, kendimi dönüştürmeye hazır mıyım?” diye sormak için hiç bir zaman geç değil.



…“Bu nasıl aşktı böyle: Mevlana, coşkunluğun da ötesinde bir vecdle kükrüyor, ateşiyle yanıp yıkılıyordu. O nasıl Şems’ti ki hiçbir bulut altına girmiyor, hem kendi yanıyor, hem de Mevlana’yı yakıyor, akseden ışığı ile de bir güneş gibi etrafını aydınlatıyordu. Şems, Mevlana’yı Mevlana yapmak için manen vazifeliydi. Vazifesini yapıyordu.”

…“Bugün, ortada Şems yoktu ama onun tutuşturduğu bir ilahi aşk vardı. Bu aşk surette değil, asılda, özdeydi.

Mevlana şöyle der:

-Gerçek sevgilide suret yoktur. Güneş ışıkları duvara vurunca, duvar parlaktır, güzeldir. Fakat bu güzellik, bu parlaklık, duvarda, duvarın üstünde değil güneştedir. Duvar yıkılırsa dahi, güzellik güneşe bakidir. Şu halde, kerpiç değil, güneşe gönül vermek gerek…”
Hayatımızda işte öyle olaylar veya kişiler ile karşılaşırız ki, burada sadece birkaç örnek verdiğimiz derecede farklı etkiler ile “artık o eski biz” olmadığımız bir noktaya/boyuta geçeriz. Eğer şu an bu yazıyı okuyorsanız, dilerim sizin “dönüşümünüz” için en azından bir başlangıç olmaya yol olur,
“Yaşadığım hayatı değiştirmeye, kendimi dönüştürmeye hazır mıyım?” diye sormak için hiç bir zaman geç değil. Kaç yaşında olursak olalım, başımızdan ne geçmiş olursa olsun, tamamen yenilenmek mümkün.

Uplifers.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Küfür, hakaret içeren yorumlar yayınlanmayacaktır.
Teşekkürler..

Bumerang - Yazarkafe

Bumads

Mart 2007'nin "En iyi blog"u Seçilmişti blogum!Teşekkürler destekleyen herkese...