12 Mayıs 2018 Cumartesi

Bedenimizin Bize Verdiği Mesajlar

Hayatınızda gerçekten tıkandığınızı düşünüyorsanız, hayatınızda değiştirmek istediğiniz şeyler varsa ve nereden başlayacağınızı bilmiyorsanız bakacağınız tek yer kendi içiniz.
Bedeninizin verdiği mesajlara dikkat edin. Bedenin verdiği sinyaller bu konuda uyarıcılardır. Ve bazende bir hastalıkla size avaz avaz bağırır.
Eğer fark ettiyseniz, onu iyileştirebilirsiniz de...
Barbara Hoberman der ki; Tıpkı telefon mesajlarının elektirik sinyalleri halinde kablolar üzerinden ilerlemesi gibi, düşünceler de sinirsel sinyaller halinde aksonlar boyunca ilerleyerek kasları ve bezleri harekete geçirir.
Düşüncelerle vücudunuza neler yapabildiğinizi tahmin etsenize? Kızdığınız ama söylediklerinizi içinizde tutmaya zorladığınız o anı düşünün? Boğazınızda ki yumruk hissini... Çok üzüldüğünüz pişmanlık duyduğunuz bir anda midenize oturan o taşı? 
Eğer hasta olmak istemiyorsak mutlaka öfke-kırgınlık-kızgınlık gibi duygularımızı anlatmak ve dönüştürmek zorundayız. Dr. Drauzio Varella "hayatı üzgün yaşamayın, iyi mizah bizi doktorun elinden korur" der. Mizah, kahkaha huzur ve mutluluk sağlığınızı güçlendirir. İnsan içini (ruhunu) ne kadar yıpratırsa dışarıdan da o kadar yıpranır. Ve ruhunu ne kadar aydınlatırsa dışına da yansır. İçi dışına vurmuş derler.
Sahi çok inanırım kalbin yüze yansıdığına...
Vücudumuzun sağ tarafı eril, sol tarafı dişidir.
Sağ geleceği, sol geçmişi temsil eder.
Sağ duygular, sol mantık demektir.
Buna göre vücudunuzda oluşan ağrı ve rahatsızlıkların size ne mesaj verdiğini anlamaya çalışabiliriz.
Kulaklar neyi dinlemek veya anlamak istemediğinize,
Gözler görmezden geldiğinize,
Sırtınız ağrıyorsa suçluluk duygularınız olduğuna,
Omzunuz ağrıyorsa başkalarının yüklerini taşımaktan yorulduğunuza,
Başınız ağrıyorsa değersizlik duygunuz olduğuna,
Boynunuz tutulmuşsa bakış açınızı değitirmek gerektiğine,
Boğazınız ağrıyorsa söylemek isteyip söyleyemediğiniz şeylerin varlığına,
Mideniz ağrıyorsa hazmedemediğniz şeyler olduğuna
Ayak ve bacaklar ilerleme endişesine dikkat çekiyor olabilir.
Bu işaretleri okumaya başlamak ruhunuzdan size gelen mesajları daha rahat alarak yolunuza ışık tutacak.
Louise Hay'in şu yazısını okuyun lütfen.
"Bedendeki hastalıklar sadece mikrop, virüs ve bakteriden oluşmuyor. Eğer ruhunuza da en az bedeninize gösterdiğiniz kadar özen göstermezseniz bedeniniz zayıf yerlerini çoğaltır. Üzüldüğünüzde rahatsızlıklarınızın midenizin ağrımasından tansiyonunuzun düşmesinden de öteye gitmesini istemiyorsanız ruhunuzun da sesini dinlemeniz gerekiyor. Çocukluğunuzdan beri her şey belleğinize yazıldı. Bunlar kendinize olan inançlarınızı da sınırladı. Size sürekli "aptal, tembel" diyen annenizin ruhunuzda yaptığı damgayı görüyormusunuz? Yeterince iyi değilim, yapamam!
Ya, size her kızdığında "seni bırakıp gideceğim, başkasının çocuğu ol" diyen bir anne sizde terk edilmek ve önemsenmemek korkusunu yerleştiren kişi olmasın? Çocukluğunuzda edindiğiniz kalıp inançları "bu sahiden doğru mu?" diye tekrar gözden geçirin. 
Ben hayata acı çekmek için gelmişim, kader bana hiç gülmez, beni kimse sevmez ki, insanların hepsi nankördür, hep benim yüzümden, ben önemli değilim, çok güçsüzüm...Bunları çoğaltmak mümkün. Zihninizi de evde temizlik yapar gibi temizleyebilirsiniz. Zihninizi içinden neler geçtiğini bir tek sizin bildiğiniz bir odadır. Orayı arındırıp, sürekli güzel mesajlar tekrarlayarak ve değişmek istediğinizi yineleyerek tertemiz yapabilirsiniz. "Ben iyiyi hak ediyorum ve bulacağım" inancına dönüşecektir.Sadece bir kaç gece tekrarlayın bakın neler değişecek yaşamınızda." diyor sevgili Louise Hay.
 
Konuştuğumuz zaman bedenimiz bizi dinliyor, bilinçaltımız bizi dinliyor. Bu yüzden hiç bir zaman hatta en kötü durumda bile ben kötüyüm, şanssızım, hiç bir şey yolunda gitmiyor demeyin. 
Hücrelerinizi doğru mesajlarla kodlayın. 
Her zaman "Ben çok şanslıyım. İyiyim, Her şey benim istediğim şekilde gerçekleşir" deyin.
Biz olumlu düşünüp olumlu hissetmeye başladığımızda, hücrelerimiz de olumlu tepkiler vermeye başlar.

Nur Demir
Sevgiler tüüm kalbimden:)


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Küfür, hakaret içeren yorumlar yayınlanmayacaktır.
Teşekkürler..

Bumerang - Yazarkafe

Bumads

Mart 2007'nin "En iyi blog"u Seçilmişti blogum!Teşekkürler destekleyen herkese...