29 Nisan 2010 Perşembe

Çiçek Bakımı

1.ÇİÇEKLERDE HASTALIKLAR

Özenerek ve büyük paralar ödeyerek aldığımız bitkilerin, ev ve işyerlerinde kısa sürede sararması yaprak dökmesi ve sonunda bozulması, bizi büyük ölçüde düş kırıklığına uğ­ratır, onlardan soğumamıza neden olur. Bazen bu bozulmalar öylesine hızlı gelişir ki, ne olduğunu anlamadan bitki ölümü gerçekleşir. Bitkinin hastalanmasına yol açabile­cek etkenleri sekiz başlıkta toplayabiliriz


1. SUSUZLUK:Hiçbir bitki susuz yaşayamaz, kış aylarında sağlıklı bitkiler daha az suyla idare edebilseler de, gelişme döneminde susuz kalmaları ölüme neden olabilir.


2. AŞIRI SU:Bitkinin suya ihtiyacı olduğu kadar havaya da ihtiyacı vardır. Özellikle yeşil bitkinin kış aylarında az su istemesine karşılık aşırı sulanması, ortamdan havayı uzaklaştırdığı ve bakteri hastalıklarına neden olduğu için çürümelere yol açar ve bitki­yi kurtarmak mümkün olmaz. Bitki bir dereceye kadar susuzlukla idare edebilse ve bu hasarı yaprak dökmeyle kurtarabiIse bile; fazla su sonucu meydana gelen hasarların te­davisi zordur.


3. AŞIRI GÜNEŞ:Aniden aşırı güneşe çıkarılan salon bitkilerinin yaprakları yanar; toprak sıcaktan kaskatı olur, kök yanmaları meydana gelir ve bitki ölür. Güneşe daya­nıklı salon bitkileri bile, direkt güneş ışığına alıştırarak çıkarılmalıdır.

4. AŞIRI SOĞUK:Kış aylarında gece ve gündüz ısı farklılıklarının çok olması sonucu bitki üşür ve şoka girer, yaprakları ve gövde yumuşamaya başlar. Bu durumu susuzluk olarak algılayıp su verecek olursak çok kısa süre içinde bitki bozulur.


5. KURU HAVA:Kış aylarında ortaya çıkan bu sorun sonucu, ortamdaki kuru hava bitkideki suyu bir sünger gibi emer, yaprak uçlarından başlayan kuruma tüm bitkiye yayılır, bitkide sağlıklı yaprak kalmaz.

6. HAVA AKIMI:İnsanların hava akımında kaldıklarında hastalanıp üşütmeleri gibi, bitkiler de üşür; bunun sonucu yapraklar sararır ve dökülür.

7. IŞIK YETERSİZLİĞİ:Bitkinin ana ihtiyaçlarından olan ışığın yetersiz olduğu durumlarda, bitki aşırı ve düzensiz uzamaya başlar, yaprakları aşağı sarkar, gövde yap­rakları taşıyamaz ve kırılır; çiçekli bitkilerde ise çiçek açma durur, ufalır ve hızla dökülür.

8. SEVGİSİZLİK:Bitkileri sadece bir dekorasyon malzemesi gibi görüp, herhangi bir köşeye yerleştirip onlarla ilgilenmezsek, aklımıza geldiğinde su verip onlara gerekli özeni göstermezsek bozulurlar. Sevgi onları büyütecek, geliştirecek en önemli besinler­den biridir. Bitki bakımının birinci ve en önemli şartıdır.


2-DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

- Fazla sıcaktan sararan, dökülen yaprakları ve geçen çiçekleri hastalığa neden olmaması için ortamdan uzaklaştırmalıyız.

- Yaprakları sık sık yıkamalıyız. Ortamın ısısını, bitkiye zarar verecek kadar dü­şürmeden ayarlamalı ve onları hava akımında bırakmadan havalandırmalıyız.

- Özellikle. kış aylarında, bitkilerin seralarda kaldığı ısı ile ev ısısı arasında fazla fark olmamalıdır. Isının ve nemin dengede olduğu (17-18 derecedeki) bir sera­dan alınan bitki yüksek sıcaklıkla birlikte (23-24 derecenin üstü) evlerimizde aşırı su kaybederek şoka girip, tüm yapraklarını kaybedebilir.

- Soğuk havalarda bitkiler seralardan çıkarken soğuktan etkilenmemesi için kağıt ve naylonlarla sarılmalıdır...Uzun süre araç içinde bırakılmamalıdır.

- Isı farkı fazla olan ortamlarda bitki bakımı yapmak., özellikle sobalı evlerde oldukça zordur. .Bu sebeple bitki seçimi yaparken ısı farklılıklarına dayanacak Auracaria, Yucca, Aspidistra, Fatsia japonica, kaktüs gibi bitkiler seçmekten başka çare bulunmamaktadır


- Salon bitkileri gelişme döneminde (ilkbahar - sonbahar) yüksek ısı­ya, dinlenme döneminde ise düşük ısıya ihtiyaç duyar ki, bunun sını­n 15-16 derecedir.

- ış aylarında bitkileri radyatör üstüne, yanına, yaprakları cama değecek şekilde yakına, gece süresince perde ile cam arasına koymayın.

Isı azaldıkça su ihtiyacı da azalır.

- Kış aylarında kapalı alanlarda yüksek ısı altında bitkiler, yetersiz ışıkla birlikte yeni yapraklar vermeye, büyümeye çalışırlar, ancak bu büyüme sağlıksız olacaktır. ilkbaharda bu tipte zayıf sürgünler vermiş bitkiler, gelişme dönemi başlama­dan önce mutlaka bitkiye şekil verilerek budanmalıdır.

- Bakımı zor olan bitkileri kış ayları boyunca hafif ısıtılan, kapalı camlı balkon­larda tutarak sağlıklı kalmasını sağlayabiliriz.

- Fazla sıcaklık ilk önce bitkilerin yapraklarının yanmasına, çiçeklerinin kuruma­sına sebep olur.

Aniden soğuk ortama geçirilen bitkilerin yaprakları ise siyahlaşır ve pörsür, onların da bizler gibi üşüdüğünü unutmayalım.

- Öncelikle kış ortamını dikkate alarak bitki seçiminin iyi yapılması gerekir.


- Bitkinin ısıya ne kadar ihtiyacı olursa olsun, özellikle dış mekan bitkilerinin, örneğin meyve ağaçlarının soğuk periyodunda kalmaları ilkbaharda çiçek ve meyve verme açısından çok önemlidir.


- Alttan ısıtmalı evlerde bitki tabağı ile zemin arasına-mutlaka cam veya halı gi­bi ısı kesiciler konularak, bitki toprağının aşırı ısınması ve dolayısıyla köklerin sı­caktan kavrulması engellenmelidir. Bu yöntem aynı zamanda saksı tabağının ze­minde--vereceği çizilme, çürüme- gibi zararları.da önleyecektir.


- Klima veya benzer yöntemlerle ısıtılan veya soğutulan ortamlarda, bitki kesin­likle soğuk veya sıcak hava cereyanında kalmamalıdır. Bitkinin cereyanda kaldı­ğını yapraklarının hareket etmesinden anlayabilirsiniz.


- Kış aylarında kuru sıcaklık veya soğuk ortamda yaşayacak uygun iç mekan bitkileri.



-3 - -1, 22-25 derece aralığı ve kısmi gölge: Fatsia, Aspidistra, Fatshedera, Araucaria, küktüs (güneş ister).

-3 - -1, 22-25 derece aralığı çok ışıklı: Yucca, Aspidistra, Fatsia, Hedera, Fatshedera, Araucaria, kaktüs.

- 20-25 derece aralığı kısmi gölge, sıcak: Agleonema, Chamadorea, Fatsia, As­pidistra, Hedera, Scindapsus, Syngonium. sıcak: Dieffenbachia, Anthorium, Spathiphyllum, Ficus, Areca, Dracaena türleri, kaktüs (Cacti).

- 1- -2 ve 25 derece aralığı bol ışık soğuk veya kapalı camlı balkon: Yucca, Aspidistra, Fatsia, Hibiscus, Hedera, Fatshedera, Citrus türleri, Azelia, Garde­nia, Camelia, Cyclamen, Araucaria, kaktüs.



HASTALIK VE ZARARLILARLA MÜCADELE BİLGİLERİ
Hastalık ve zararlılarla daha detaylı mücadele için size hastalıklar ve çözümleri için etkili maddelerden bahsetmek istiyorum. Problemleri anlamakta zorlanı­yorsanız, yaprak veya dal örneğini en yakın sera veya zırai ilaç satan yerlere gös­terip ne olduğunu anlayabilirsiniz veya problemi biliyorsanız bu etkili madde­leri içeren ilaçlan alır, tüm ilaçların zehirli olduğunu unutmadan, bitkileri açık ve rüzgarsız havada dozajlarına 'dikkat ederek ilaçlayabilirsiniz. İlaçlar mutlak dozajında uygulanmalıdır. Az ilaçlama etkili olmayacağı gibi, çok ilaçlamada da bitkinin zehirlenip ölmesine neden olacaktır.

BELİRTİLER VE ANLAMLARI


1. Sararma:Alt yaprakların sağlam olmasına karşılık sararması: Genellikle asitli toprakta yaşamaya uygun bitkilerin toprağına kireç katılması ya da kireçli sular­la sulanması sonucu oluşur.


2 . Yapraklarda yırtık, yanık veya lekeler olması:Yanık ve lekeler kahverengi ve kuru ise susuzluktan; kOYU kahverengi lekeler, yumuşaksa ve bu bölgeler İncel­mişse fazla sudan; beyaz ya da açık sarıysa, soğuk ya da yaprakların basınçlı suy­la yıkanmasından; ilaç yanığı, suyun yaprak üstündeyken güneş altında kalma­sından oluşur. Yaprak altlarına yerleşmiş böcekler ya da mantar hastalıkları da bu tür sonuçlar doğurabilir. Ayrıca insan ve hayvanların verdiği fiziksel zararlar da yapraklarda yırtılmaya neden olur.

3 . Yaprakların kıvrılması ya da düşmesi: Bitkinin hava akımında kalması ya da çok sulanmasından kaynaklanır.

4. Ani yaprak düşmesi:Bitki belli zamanlarda yapraklarının bir kısmını kaybe­debilir. Ani ısı değişimi, aşırı susuzluk, soğuk hava akımında kalması sonucunda da yaprak dökülmeleri olur. .

5. Yaprakların sarıya dönüşmesi ve düşmesi:Alt yaprağın zamanla, bitki yaşlan­dıkça sararıp düşmesi normal olmasına karşın, sarı yaprakların sayısının artması­nın nedeni, fazla su ve soğuk hava akımıdır.

6. Yaprakların donuk ve cansız olması:Fazla ışık kırmızı örümcek hastalığı, yaprakların tozla kaplanması, yaprak yüzeyinin kirli olmasına neden olur.

7. Yaprak uçlarında, kenarlarında kahverengi kurumalar:Ana. nedenleri; kuru hava, insanların sürekli çarpması sonucu yaprağın zarar görmesi ve yaprakların sürekli cam ya da duvara temas halinde olmasıdır. Ancak bunun dışında az ya da çok sulama, az ya da çok ışık, az ya da çok ısı, fazla beslenme ve hastalıklar da bunun nedeni olabilir.

8. Yaprak solması:Susuzluk sonucu oluşur. Kök, saksı içinde çok fazla drene edilmiştir. Verilen su bitki daha suyu almadan altından akıp gitmektedir. Bitki saksısı kök sistemine göre küçük olabilir. Bu bir hastalığın işareti de olabilir.

9. Genç bitkide yaprak düşüşü:Saksısı yeni değişen; seralardan evlerimize gelen bitkilerin ortam değiştirdiğinde ya da ışığı farklı bir ortama geçirildiğinde bir­kaç yaprak düşürmesi normaldir. Ancak düşüşün fazla v.i hızlı olması, ısı farklı­lıklarından meydana gelir. Bitkinin şoka girmesi sonucu oluşur.

ıo. Alt yaprakların kuruyup düşmesi:Çok az ışık, çok sıcak susuzluk



ZARARLILAR


ı. YAPRAK BİTİ (PÜSERON, BASRA, APHID):Genellikle yeşil, aynı zamanda siyah, gri, turuncu da olabilen böceklerdir. Tüm böcekler yumuşak dokulara saldırır. Yaprak biti yaprakların alt yüzeylerinde bitkinin özsuyunu emer. Ufak vuruşlarla yap­rak ve goncaları yaralar. Genellikle çiçekli bitkilerde görülür; onları zayıflatır, yapışkan bir sıvı bırakırlar. Erken tedavide başarı yüzdesi yüksektir. Tek dozla hastalık önlene­bilir, ancak bir doz daha ilaç kullanma ihtiyacı doğabilir.


2. SİKLAMEN ÖRÜMCEGİ (CYCLAMEN MITE):Örümcekler yaprak altların­da toz şeklinde bir yapı oluşturur. Genellikle Cyclamen impatiens, (camgüzeli), Pe­largonium !sardunya) ve menekşede görülür. Siklamen örümceği, bitkiyi hızla isti­la eder, gelişimiini durdurur, yaprak kenarlarll1l kıvırır, yaprakları büzerek top hali­ne getirir. Gövdeyi yamultur, goncaları soldurur. Kırmızı örümcekten farkı, bu bö­ceklerin nemli ortamda çok hızlı gelişmesidir. İlaçlama çözüm değildir, bu duru­ma gelmiş bitki atılmalıdır.

3. UNLU BİT (MEALY BUG):Ufak böcek, beyaz, pamuğa benzer bir kılıfla sa­rılmıştır:.Geniş kümeler oluşturur ve yaprak altında gövde kısmına tutunurlar. Tam saldırıya geçtiklerinde yapraklar eğilir, sararıp düşer. Sayıları çok değilse ıslak bir bez yardımıyla temizlenebilir. Ancak çok sayıda olurlarsa mücadele zorlaşır. Dü­zenli olarak ilaçlanmalıdır.

4. CATERPILLAR:Özellikle yaprakları yiyen, kemiren, genellikle seralarda ve dış mekanda yaşayan, pek görülmeyen zararlılardır. Bozulan yaprakları ağlarla örerler. Özellikle geceleri ortaya çıkarlar, siyah renkteki pisliklerini takip ederek elle topla­nabilir ya da ilaçlamayla yok edilebilirler.

5. BUGDAY BİTİ (VINE WEEVIL):Yapraklara saldırırlar, krem renkli gruplar

gerçek zararı meydana getirir. Toprak içinde yaşayan iri böcekler, kökleri ve soğan­ları yok ederler. Mücadele zor ya da imkansızdır. Farkına varıldığında çok geç ka­lınmış demektir. Bitki hızla çöker.


6. KABUKLU BİT(SCALE):Kalkan biçimi bir kabuk altında saklanarak koloni halinde yaşarlar. Kahverengi, yaprak altlarında gövdeyi emen, kabuklu canlılardır. İlaçlarla öleceği gibi, bir diş fırçası ya da pamukla da temizlenebilir. Bitki ilaçlan­mazsa her taraf yapış yapış olur ve mücadele zorlaşır.


7. EARWIG:Kulağa kaçan, kahverengi kıskaç kuyruklu, salon bitkileri üzerinde pek bulunmayan, gün boyu saklanan, geceleri ortaya çıkan, yaprak ve gonca yiyen böceklerdir. Yaprakları yırtar, parçalar ve iskelet haline getirir. Geceleri yaprak alt­larında ya da çiçek içinde yakalayabilir ya da ilaçlama yapabilirsiniz.

8. KIRMIZI ÖRÜMCEK (RED S. TIME):Birçok ev bitkisinde görülen, çok sı­cak ve kuru havada_yapraklar altın~a yaşayan ve bitkiyi hızla".emip bitiren çok kü­çük canlılardır. Yaprak üst yüzeyinde sarı küçük noktalar, yaprak altlarındaysa çok küçük beyazlanmalar, ağlanmalar oluşur ve yapraklar hemen dökülmeye başlar. İlerlemiş aşamada yaprak ve gövde arasında ağlar meydana gelir. Bitki nemli ortam­da tutmalı, hemen ilaçlamaya başlamalı, gerektiğinde ilaçlama tekrarlanmalıdır. Ay­nı ilaca karşı bağışıklık kazanırlar. İki denemeden sonra hastalık devam ediyorsa ilaç değiştirilmelidir .

9. BEYAZ SİNEK:Bitki istediği ışıklı ortam dışında kısmi gölgeye yerleştirilmişse, gittikçe zayıflamaya ve hastalıklara karşı direnci azalmaya başlar. Özellikle küpe (Fuschia), Pauinsethia (atatürkçiçeği); sardunya (Pelargonium) bu hastalığa sıkça yakalanır. Bitki ilaçlansa da, ayın ortamda tutuluyorsa hastalık bir süre sonra tekrar­layacaktır. Bitki istediği ortama yerleştirilmeli, yapraklarda çok zarar meydana gel­mişse budanmalı ve gerekiyorsa birkaç kez daha ilaçlanmalıdır.


ıo. TJIRIPS:Küpe, begonya, craton, sardunyalarda özellikle etkili olan, bitki için hayati önem taşıyan yapraklarda şekil bozulmalarına neden olurlar. Yapraktan yapra­ğa uçar veya atlarlar. Çiçeklere zarar verirler ve lekelenmelere sebep olurlar.


kaynak

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Küfür, hakaret içeren yorumlar yayınlanmayacaktır.
Teşekkürler..

Bumerang - Yazarkafe

Bumads

Mart 2007'nin "En iyi blog"u Seçilmişti blogum!Teşekkürler destekleyen herkese...