Yaşamda karşıma çıkan sorunlar, insanlar neyi ifade ediyor, bana neyi anlatmaya çalışıyor diye çok fazla soru alıyorum artık mailleri tek tek yanıtlamak benim için çok zorlaştı.. Yetişemiyorum bu yüzden de kırılanlar oluyor ama lütfen anlamaya çalışın... Ancak gelen tüm mailleri de mutlaka okuyor ve konu seçimlerinde mutlaka dikkate alıyorum, eğer bloğu düzenle takip ediyorsanız mutlaka sorularınıza bir yanıt geldiğini göreceksiniz...
Daha önce bir çok defa bahsetmiştik aynalık enerjisinden. Evrendeki hiç bir şey şans eseri ve tesadüf eseri değildir. Bizler iç enerjimiz neyse dışarıda onu yaşarız. Hayatımıza giren bir şekilde dokunan her insan aynalık görevi yapar bize... Bu da ruhsal tekamülümüze hizmet eden farkındalığımızı artıran çok önemli bir durumdur bizim için... Bu bilinç hayatımıza yeni bir farkındalık getirir.
Aynalık enerjisi tamamen bizim içsel farkındalığımıza hizmet eder. Çevremizde inatçı, bencil, kıskanç biri varsa bize o yönümüzü göstermek için hayatımıza girmiştir. Onu kabul ettiğiniz anda kendiliğinden hayatınızdan çıkmaya başlar!
Şimdi bunu nasıl yapacağız diye soranlar?
Aynalık Dönüştürme Meditasyonu: Aynalık enerjisinin dönüşümü kabul enerjisinde yatar. Bir kez aynalığınızı bulduğunuzda onu kabul ettiğinizi ve onu sevgiye dönüştürmeyi başlattığınızı beyan etmeniz dönüşümü büyük ölçüde hayatınıza sokacaktır.
Örneğin; hayatınızda sık sık bencil insanlarla karşılaştığınızdan şikayetçi olabilirsiniz. Bu deneyiminizi sevgiye dönüştürmek için öncelikle bu durumun ve bu şekilde sıfatlandırdığınız kişilerin sizin kendi içsel enerjinizin bir aynası olduğunu kabul etmeniz gerekir. Daha sonra, meditasyon halinde -yatar veya oturur vaziyette gözlerinizi kapatıp, derin bir nefes aldıktan sonra- üstbeninize "ben nerede, ne zaman, kime karşı bencillik ettim, veya ediyorum?" diye sorarak, ondan bu anlarınızı sizin gözünüzün önüne getirmesini talep edebilirsiniz. Gelen hatıralarınızda kendinizi bencillik yaptığınız için affettiğinizi beyan edip, sonra da karşınızdakini size yaptığını düşündüğünüz şey için affetmenizi öneririm Sonraki adımda bencilliğinizi bırakma kararınızı beyan ederek bu içsel enerjinizi serbest bırakabilirsiniz.
Şu cümleleri kullanabilirsiniz:
"Ben bencil olduğumu kabul ediyorum. Ben bencilliğimi şu anda sevgiyle bırakıyorum" yada bencilliğimi sevgiye dönüştürmeye niyet ettim de olabilir.
diyerek onun tüm bedeninizden sıyrılıp gittiğini imgeleyebilir veya hissedebilirsiniz. Bunu yaparken şu cümlelerin tekrarı bu dönüşümü kolaylaştıracaktır.
"Ben bencil olduğumu kabul ediyorum. Ben bencilliğimi şu anda sevgiyle bırakıyorum" yada bencilliğimi sevgiye dönüştürmeye niyet ettim de olabilir.
diyerek onun tüm bedeninizden sıyrılıp gittiğini imgeleyebilir veya hissedebilirsiniz. Bunu yaparken şu cümlelerin tekrarı bu dönüşümü kolaylaştıracaktır.
"Bencillik benim özüme ait değil. Ben bencil olma huyumu/enerjimi şu anda bırakıyorum.
"Ben özümdeki koşulsuz sevgiyi seçiyorum." Bu çalışmayı, diğer çalışmalar gibi gözü kapalı bir şekilde çalışmanızı tavsiye ederim. Dönüşüme odaklanmanız ve egonuzun türlü zihin oyunlarıyla araya karışmasına mani olmanız için bu meditasyonu biraz görselleştirebilirsiniz.
Örneğin, aynalık enerjisinin farkındalığıyla kendinizde olduğunu tespit ettiğiniz negatif huyların, alışkanlıkların veya davranış biçimlerinin bedeninizden sıyrılarak pembe bir ateşe bırakılmasını imgeleyebilirsiniz. Bu enerjileri bırakışınızdaki kabul derecenizi, meditasyondaki sıyırma ve pembe ateşe atabilmeyi kolayca yapabilme halinizle anlayabilirsiniz. Bazı huy ve alışkanlıklarınızı bir günde bırakmanız mümkün olmayacaktır. Bu huylar uzun bir zamandır bizimle birliktedir ve hayatımızın her anına gizlice saklanmış gibidirler. Bu huylarımızın altında onların var oluşlarını geçerli kılan korkularımız yatar.
Örneğin kıskançlık huyumuzun altında genellikle yüksek bir yetersizlik korkusu yatar.
Veya yalan alışkanlığımız belki de suçlanma korkumuz için geliştirdiğimiz bir savunma mekanizması olabilir. Her şekilde, bu huylarımızın bırakılması için öncelikle bu korkularımızın sevgiye dönüştürülerek beden enerjimizden salıverilmelerine ihtiyacımız vardır. Ancak bu şekilde yalan söylemek için zaten içsel bir nedenimiz kalmaz ve bu huyumuz hayatımızdan kendiliğinden çıkar. Bende olmayan bir enerji etrafımda da olamaz, ya da benim algıma girmez. Aynalık enerjisi çekim yasasıyla çalışır. Ben kıskanç değilsem, hayatıma kıskanç insanların girmesi ve benim içsel huzurumu tehdit etmesi mümkün olamaz.
Aynalıklarımızı bulmanın en kolay yolu yazarak çalışmaktır. Özellikle yakınlarınızla ilgili bir liste çalışması yapmanız çok faydalı olacaktır. Örneğin, kardeşinizi nasıl tarif edersiniz?; onun hangi huyları sizi sinirlendirir, rahatsız eder? Bu çalışmayı samimi bir şekilde gerçek duygularınıza sadık kalarak, hiç hafifletmeden ve kendinizi mazur göstermeden yapmanızda fayda var. Çünkü bu çalışmada egonuz yanınızda işbaşı yapmış olacaktır ve sizin kendi içsel farkındalığınızı ve dönüşümünüzü engellemek için elinden geleni yapacaktır. Egonuzun karşısında durabilecek tek anahtar kendinize karşı dürüst olmanızdır.
Bu listeyi yaptıktan sonra, tek tek her madde için kendinize "ben bunu, nerede, ne zaman, kime yaptım?" diye sorun. Bazı maddeler sık sık yaptığımız şeylerdendir. Mesela yalan söylemek gibi. Yalan da diğer huylar gibi bir enerjidir. Bu anlamda evrensel olarak yalanın büyüğü küçüğü yoktur.Yalan ekmek beraberinde yalan biçmeyi gerekli kılar. Bizler için korkularımızla haklı çıkardığımız yalanlarımız masumca görülebilir ama Evren'de yargı olmadığından yalan enerjimiz kaynağına olduğu gibi dönecektir. Düşüncelerimizden sorumluyuz. Ama ağzımızdan çıkanlardan da özellikle sorumluyuz.
Negatif huylarımız, alışkanlıklarımız veya davranışlarımızın sevgiye dönüşmesi için kabul etme ve izin verme enerjisini kullanabiliriz. Bunun için, kendi içsel enerjimizin kabulü ve karşımızda bize aynalık yapanların da olduğu gibi olmalarına izin vermemiz gerekir. Dün ben korkularıma basıldığı bir anda karşımdakini küçümseyerek kendimi değerli kılmış olabilirim; bugün de karşımdaki aynı enerjiyle beni küçümsüyor olabilir. Dün ben kendime verdiğim küçümseme hakkını bugün karşımdakine veriyorum.Bugün yanımda çalışan arkadaşımın beni küçümsemesi sadece onun evrendeki aynalık sistemiyle bana benim içsel enerjimi gösterme halidir. Bu farkındalıkla, bana bu huyumu bırakma yolunda fırsat verdiği için onun varlığına şükrederim; onun olduğu gibi olmasına izin veririm.
Bu noktada Hz Lokmanın çok beğendiğim bir sözü geldi aklıma;
Hz Lokman sormuşlar bu edebi kimden öğrendin?
"Edepsizlerden" demiş ve şöyle izah etmiş. " Onlarda görüp de beğenmediğim hareketlerden çekindim. "
Yani karşıma çıkan herkes bilirim ki sadece Evren'in sistemi gereği benim tekamül yoluma hizmet etmiştir. Bilirim ki ben değersizlik korkumu sevgiye dönüştürdüğümde, etrafımdaki insanlarla değer rekabetim ortadan kalkacaktır; bu durumda kimseyi küçümsemem gerekmez. Bende küçümseme enerjisi kalmadığında zaten bugün beni küçümseyen iş arkadaşım ya bu davranışını artık bana karşı göstermeyecek ya da hayatımdan kendiliğinden çıkacaktır.
Buradaki kabul ve izin enerjim, benim yeni bir negatif enerji ekmemin önüne geçecektir. Bu olayda; iş arkadaşıma kızmak ve onunla tartışmaya girerek öfke ekmek yerine, onu ve onunla yaşadıklarımı kabul ederek, bu olayı kendi hayrıma kullanmış oluyorum.
Yazıda başka kaynaklardanda Alıntılar vardır
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSilMükemmel bir yazı. Çok güzel farkındalıklar var ;))
YanıtlaSilöyleyse ,kendimi ve herkesi seviyorum ve affediyorum diyerek tüm negatifliklerden arınabiliriz.
YanıtlaSil