Seslerin ve müziğin üzerinizde ne gibi etkiler meydana getirdiğine en son ne zaman dikkat ettiniz? Her birimiz o ya da bu ölçüde seslerle ve müzikle iç içeyiz. Dış dünyayla iletişim kurduğumuz en önemli duyularımızdan bir tanesi işitme duyumuz hiç şüphesiz. Bu duyu sayesinde çevremizle iletişim kurabiliyor, birbirimizi anlayabiliyor ve kendimizi seslerle ifade ediyoruz. Şu an bu satırları okurken bile zihninizde sözcükleri duyuyor ve böylece okuduklarınızdan bir anlam çıkartıyorsunuz.
Peki ya müzik?
Müzik yaşamımızı nasıl etkiliyor? Ya da müziğin olumlu etkilerinden yararlanmak hiç aklımıza geliyor mu?
Ses ve müziğin çeşitli etkileriyle ilgili araştırmalar geliştikçe bu konunun ne kadar önemli olduğu ve bu etkilerden bilinçli olarak yararlanıldığında yaşantımızda ne kadar olumlu etkiler meydana getirebildiği gözler önüne seriliyor. Ve bu etkileşim aslında çok da somut. Çünkü müziğin zihnimiz ve duygularımız uyandırdığı etkiler bir yana ses titreşimlerinin madde üzerindeki somut etkileri artık çok iyi bilinen bir konu. Yani müzik yalnızca kulak zarımız üzerinde değil bedenimizin her hücresi üzerinde çok çeşitli türde etkiler meydana getirebiliyor.
Bunun nasıl olduğunu görmek isterseniz müzik setinizin veya bilgisayarınızın hoparlörüne yakın bir yere içi su dolu plastik veya kağıt bir bardak koyup müziğin titreşimlerinin suyu nasıl hareket ettirdiğini izleyebilirsiniz. Eğer bu konuda daha da ileri gitmek isterseniz davul, darbuka ya da def gibi gergin bir yüzey üzerine kum serpip müzik setinizin bas sesleri çıkaran hoparlörünün üzerine koyun. Özellikle uzun seslerden oluşan bir müzik çalın ve oluşan desenleri hayranlık içinde izleyin.
Şimdi, müziğin ve seslerin, büyük çoğunluğu sudan oluşan hücrelerimiz ve organlarımız üzerinde nasıl bir etki yaratabileceğini düşünebiliyor musunuz? Titreşen sesler çevremizdeki hava içerisinde gözümüzle göremediğimiz titreşimsel desenler oluşturur ve bu titreşimler harekete bağlı enerji alanları yaratır. Biz de bu enerjileri emeriz ve onlar da bizim nefes alış verişimizi, nabzımızı, kan basıncımızı, kas gerginliğimizi, vücut sıcaklığımızı ve diğer içsel ritmlerimizi yavaş yavaş değiştirir.
Ayrıca dalga türlerine ve diğer özelliklerine bağlı olarak seslerin elektrik yükleyici ya da serbest bırakıcı etkileri olabilmektedir. Bazı durumlarda sesler beyni ve bedeni pozitif elektrikle yükler. Bazen de yüksek sesli, ritmli bir müzik bize enerji verir, gerilimlerimizi ya da ağrılarımızı maskeler ya da ortadan kaldırır.
Sesler elbette negatif etkilere de yol açabilir. Şehir gürültüleri başımızı şişirdiği gibi bedenimizdeki enerjiyi de tüketebilir. Aşırı gürültülü tiz bir frekans ani biçimde baş ağrısına ya da aşırı denge kaybına yol açabilmekte, düşük frekanslı sesler ise bedeni etki altına alabilmekte, strese, kasılmalara ve ağrıya yol açabilmektedir.
Ses ve müziğin çeşitli etkileriyle ilgili araştırmalar geliştikçe bu konunun ne kadar önemli olduğu ve bu etkilerden bilinçli olarak yararlanıldığında yaşantımızda ne kadar olumlu etkiler meydana getirebildiği gözler önüne seriliyor. Ve bu etkileşim aslında çok da somut. Çünkü müziğin zihnimiz ve duygularımız uyandırdığı etkiler bir yana ses titreşimlerinin madde üzerindeki somut etkileri artık çok iyi bilinen bir konu. Yani müzik yalnızca kulak zarımız üzerinde değil bedenimizin her hücresi üzerinde çok çeşitli türde etkiler meydana getirebiliyor.
Bunun nasıl olduğunu görmek isterseniz müzik setinizin veya bilgisayarınızın hoparlörüne yakın bir yere içi su dolu plastik veya kağıt bir bardak koyup müziğin titreşimlerinin suyu nasıl hareket ettirdiğini izleyebilirsiniz. Eğer bu konuda daha da ileri gitmek isterseniz davul, darbuka ya da def gibi gergin bir yüzey üzerine kum serpip müzik setinizin bas sesleri çıkaran hoparlörünün üzerine koyun. Özellikle uzun seslerden oluşan bir müzik çalın ve oluşan desenleri hayranlık içinde izleyin.
Şimdi, müziğin ve seslerin, büyük çoğunluğu sudan oluşan hücrelerimiz ve organlarımız üzerinde nasıl bir etki yaratabileceğini düşünebiliyor musunuz? Titreşen sesler çevremizdeki hava içerisinde gözümüzle göremediğimiz titreşimsel desenler oluşturur ve bu titreşimler harekete bağlı enerji alanları yaratır. Biz de bu enerjileri emeriz ve onlar da bizim nefes alış verişimizi, nabzımızı, kan basıncımızı, kas gerginliğimizi, vücut sıcaklığımızı ve diğer içsel ritmlerimizi yavaş yavaş değiştirir.
Ayrıca dalga türlerine ve diğer özelliklerine bağlı olarak seslerin elektrik yükleyici ya da serbest bırakıcı etkileri olabilmektedir. Bazı durumlarda sesler beyni ve bedeni pozitif elektrikle yükler. Bazen de yüksek sesli, ritmli bir müzik bize enerji verir, gerilimlerimizi ya da ağrılarımızı maskeler ya da ortadan kaldırır.
Sesler elbette negatif etkilere de yol açabilir. Şehir gürültüleri başımızı şişirdiği gibi bedenimizdeki enerjiyi de tüketebilir. Aşırı gürültülü tiz bir frekans ani biçimde baş ağrısına ya da aşırı denge kaybına yol açabilmekte, düşük frekanslı sesler ise bedeni etki altına alabilmekte, strese, kasılmalara ve ağrıya yol açabilmektedir.
Müzik Hafızayı ve Öğrenmeyi Güçlendirebilir
Belli tür müzikler kişiye göre değişmekle birlikte konsantrasyonu artırarak öğrenmeyi kolaylaştırabilmektedir. Arka planda Mozart ya da Bach gibi hafif ve ağır tempolu müzikler çalmak bazı kişilerin daha uzun süre konsantre olmasını sağlayabilmektedir. Çalışırken özellikle barok müzik dinlemek yazıları, şiirleri ve yabancı dildeki sözcükleri ezberleme yeteneğini artırabilmektedir. Bulgar asıllı Dr. Georgi Lozanov’un hızlı öğrenme yönteminde müzik oldukça önemli bir rol oynamaktadır. Lozanov’un geliştirmiş olduğu telkinbilim yöntemiyle örneğin bir yabancı dili çok kısa sürede öğrenmek mümkün olabilmektedir
Belli tür müzikler kişiye göre değişmekle birlikte konsantrasyonu artırarak öğrenmeyi kolaylaştırabilmektedir. Arka planda Mozart ya da Bach gibi hafif ve ağır tempolu müzikler çalmak bazı kişilerin daha uzun süre konsantre olmasını sağlayabilmektedir. Çalışırken özellikle barok müzik dinlemek yazıları, şiirleri ve yabancı dildeki sözcükleri ezberleme yeteneğini artırabilmektedir. Bulgar asıllı Dr. Georgi Lozanov’un hızlı öğrenme yönteminde müzik oldukça önemli bir rol oynamaktadır. Lozanov’un geliştirmiş olduğu telkinbilim yöntemiyle örneğin bir yabancı dili çok kısa sürede öğrenmek mümkün olabilmektedir
Müzik Zaman Algımızı Değiştirir
Müziği zihnimizi yavaşlatmak ya da hızlandırmak için kullanabiliriz. Hızlı, tekrara dayanan ve marş gibi müzikler hızımızı artırabilir. Klasik ya da Barok müzikler daha düzenli davranışlara yol açar. Çok romantik ve New Age türü müzikler stresli bir atmosferi yumuşatmaya yardımcı olur. Bazı müzikler belli durumlarda zamanın durmuş olduğu hissini verebilir.
Müziği zihnimizi yavaşlatmak ya da hızlandırmak için kullanabiliriz. Hızlı, tekrara dayanan ve marş gibi müzikler hızımızı artırabilir. Klasik ya da Barok müzikler daha düzenli davranışlara yol açar. Çok romantik ve New Age türü müzikler stresli bir atmosferi yumuşatmaya yardımcı olur. Bazı müzikler belli durumlarda zamanın durmuş olduğu hissini verebilir.
Müzik Strese Bağlı Hormonları Düzenleyebilir
Anestezi uzmanları rahatlatıcı müzikler dinleyen kişilerin kanındaki stres hormonlarının düzeyinin büyük ölçüde düştüğünü, bazı durumlarda ilaç alımının bile gerekmediğini söylemektedirler. Bu etkiyi kendi yaşamımızda pek çok kez gözlemlemişizdir.
Bütün bu fizyolojik etkilerinden dolayı müzik bağışıklık sistemini de güçlendirmekte, hastalıklara karşı direnci artırmaktadır.
Müzik Üç Boyutlu Algımızı Etkiler
Çeşitli araştırmaların sonuçlarına göre belli müzikler beynin fiziksel dünyayı algılama, zihinde canlandırma ve nesneler arasındaki farklılıkları ayırt etme yeteneklerini geliştirebilmektedir. Diğer bir deyişle, müzik çevremizi algılayışımızı etkilemektedir. Bu anlamda müzik sesten yapılmış bir duvar kağıdına benzemektedir. Ortamımızı daha ferah, daha geniş ve daha şık yapabilir.
Anestezi uzmanları rahatlatıcı müzikler dinleyen kişilerin kanındaki stres hormonlarının düzeyinin büyük ölçüde düştüğünü, bazı durumlarda ilaç alımının bile gerekmediğini söylemektedirler. Bu etkiyi kendi yaşamımızda pek çok kez gözlemlemişizdir.
Bütün bu fizyolojik etkilerinden dolayı müzik bağışıklık sistemini de güçlendirmekte, hastalıklara karşı direnci artırmaktadır.
Müzik Üç Boyutlu Algımızı Etkiler
Çeşitli araştırmaların sonuçlarına göre belli müzikler beynin fiziksel dünyayı algılama, zihinde canlandırma ve nesneler arasındaki farklılıkları ayırt etme yeteneklerini geliştirebilmektedir. Diğer bir deyişle, müzik çevremizi algılayışımızı etkilemektedir. Bu anlamda müzik sesten yapılmış bir duvar kağıdına benzemektedir. Ortamımızı daha ferah, daha geniş ve daha şık yapabilir.
Müzik Beden Isısını Etkiler
Bir kapı gıcırtısı, rüzgar uğultusu ve diğer ürkütücü sesler soğuk terler dökmenize ve tüylerinizin diken diken olmasına yol açabilir. Özellikle filmlerde bu tür ses efektlerinden oldukça etkili biçimde yararlanılmaktadır. Film müzikleri ve filmlerde kullanılan ses efektleri filmdeki sahnelerin duygusal etkisini artırmada hayati bir rol oynar. Film izlerken karşınızda yalnızca görüntüler ve sesler vardır ve filmi izleyen kişi bu verilerden yola çıkarak kendi içinde hisler oluşturur.
Bütün sesler ve müzikler beden ısısını, dılayısıyla da ısı değişikliklerine uyum sağlama yeteneğimizi az da olsa değiştirmektedir. Ünlü Rus besteci Igor Stravinsky bu konuyla ilgili gözlemini “Vurmalı çalgılar ve bas kalorifer etkisi yapar.” biçiminde dile getirmektedir. Soğuk bir kış gününde özellikle güçlü vuruşları olan sıcak ve hoş bir müzik dinlemek ısınmanıza yardımcı olacaktır. Ama yazın sıcak günlerinde daha uçuk ve soyut bir müzik sizi serinletebilir.
Bir kapı gıcırtısı, rüzgar uğultusu ve diğer ürkütücü sesler soğuk terler dökmenize ve tüylerinizin diken diken olmasına yol açabilir. Özellikle filmlerde bu tür ses efektlerinden oldukça etkili biçimde yararlanılmaktadır. Film müzikleri ve filmlerde kullanılan ses efektleri filmdeki sahnelerin duygusal etkisini artırmada hayati bir rol oynar. Film izlerken karşınızda yalnızca görüntüler ve sesler vardır ve filmi izleyen kişi bu verilerden yola çıkarak kendi içinde hisler oluşturur.
Bütün sesler ve müzikler beden ısısını, dılayısıyla da ısı değişikliklerine uyum sağlama yeteneğimizi az da olsa değiştirmektedir. Ünlü Rus besteci Igor Stravinsky bu konuyla ilgili gözlemini “Vurmalı çalgılar ve bas kalorifer etkisi yapar.” biçiminde dile getirmektedir. Soğuk bir kış gününde özellikle güçlü vuruşları olan sıcak ve hoş bir müzik dinlemek ısınmanıza yardımcı olacaktır. Ama yazın sıcak günlerinde daha uçuk ve soyut bir müzik sizi serinletebilir.
“Müzik ruhun gıdasıdır.” sözünü hepimiz duymuşuzdur. Gerçekten de müzik tüm güzel sanatlar içerisinde en soyut olanıdır. Çünkü doğrudan doğruya duygularımıza ve psişemize hitap eder. Değişik müziklerin üzerinizde meydana getirdiği etkileri bazen sözcüklerle açıklayamazsınız. Çünkü müziğin fiziksel etkilerinin yanı sıra normal duyularla algılanamayan ancak hissedilebilen süptil bir etkisi de vardır. Duyular dışı yeteneklere sahip kişiler özellikle canlı icra edilen müziğin güçlü bir enerjiye sahip olduğunu ifade etmektedirler. Müziğin bu etkisi enerji alanımız (aura) üzerinde çeşitli etkileşimlere yol açmakta ve bizler de bundan etkilenmekteyiz. Sesin görünen ve bilinen etkilerinin yanı sıra duyularla algılanmayan pek çok etkilerinin var olduğu özellikle eski kültürler tarafından çok iyi bilinen bir gerçekti. Ve belki de müzik böylesine sıradan hale gelmeden önce özel etkiler meydana getirmek için kullanılıyordu. Nitekim buna ait pek çok araştırmalar sesin ve müziğin olağandışı bilinç hallerini başlatmak ve elde etmek için yoğun biçimde kullanıldığını göstermektedir.
Günümüzde bu amaçla dizayn edilmiş çeşitli ses ve müzik CD’leri var ve bunlardan bazıları gerçekten çok başarılı. Bu sesleri dinlediğinizde kolayca meditatif bir hal içerisine girebiliyor ve bunu sürdürebiliyorsunuz.
Günümüzde bu amaçla dizayn edilmiş çeşitli ses ve müzik CD’leri var ve bunlardan bazıları gerçekten çok başarılı. Bu sesleri dinlediğinizde kolayca meditatif bir hal içerisine girebiliyor ve bunu sürdürebiliyorsunuz.
Kısacası müzik, yaşamımızın ayrılmaz bir parçası. Bir müzisyen olarak sizlere önerim mümkün olduğunca yüksek kaliteli müzikleri dinlemenizdir. Elbette yerine göre her tür müzik dinlenebilir. Ancak barok ve klasik dönem müziklerinin yansıttığı tesirler hem beyniniz hem de psişeniz üzerinde çok olumlu etkiler oluşturmaktadır. Çünkü bu müzikler her yönüyle doğanın ve evrenin uyumunu yansıtmaktadır. Bundan dolayı da yaydıkları etkiler bilincinizi yükseltici niteliktedir. Böylesi kaliteli müzikler bestelemiş pek çok ünlü besteci vardır. Ben özellikle Bach,Vivaldi, Handel, Telemann, Scarlatti ve Mozart gibi bestecilerin eserlerini dinlemenizi öneririm. Çağımıza yakın bestecilerden Debussy ve Ravel’in eserleri de oldukça yüksek düzeyli etkiler taşımaktadır. Klasik müzik dinlemeye aşina olmayanlar başlangıçta bunları dinlemekte güçlük çekebilir. Bu müzikleri önce arka planda çalarak işe başlayın. Zamanla alıştığınızı ve sizi çok rahatlattığını fark edeceksiniz. Bunların yanı sıra New Age türü müziklerin bazıları da oldukça rahatlatıcı etkiler taşımaktadır. Zamanla hangi müziklerin sizde ne gibi etkiler meydana getirdiğini kendi kendinize deneyerek anlayabilirsiniz. Müziği kendi ruh halinizi değiştirmek ve kontrol etmek için kasıtlı olarak kullanmaya başladığınızda sizin için çok yararlı bir araç haline dönüşebilir.
Son olarak anne ve babalar… İçinde yaşadığımız ortamda biraz zor olsa da ne olur çocuklarınızı kaliteli müzik dinlemeye alıştırmak için elinizden geleni yapın. Çünkü bu, onların gelecekteki yaşamlarını çok olumlu yönde etkileyecektir. Özellikle bebek yaşlarda çocuğu olanlar doğduğu andan itibaren bebeklerinin odasında klasik müzik çalabilirler. Hamile anneler ise daha doğmadan bebeklerine klasik müzik dinletmeye başlayabilirler. Çünkü bebekler anne karnında 4.5 aylık olunca duyabilmeye başlarlar.
Kaynak: Mozart Etkisi (Mozart Effect), Don Campbell
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Küfür, hakaret içeren yorumlar yayınlanmayacaktır.
Teşekkürler..