Davranış ve fizyolojik ritim kontrolü gibi büyük bir yelpazeyi içinde bulunduran, hareket, uyuma devreleri, vücudun ısısının ayarlanması, kalbin hareketleri, strese cevap verme, hanımların aylık periodları gibi, birçok endokrin işlemlerini, beyin epifiz bezinin salgılamış olduğu bir hormon olan Melatonin düzenler. Ritimdeki bütün bozukluklar da kandaki Melatonin hormonunun seviyesi ile anlasilabilir.
Epifiz bezi beynimizde bezelye kadar küçük bir organdır ve vucudumuzdaki Melatonin’in çoğunu o sağlar. Bir miktar gözlerden ve gut'dan da Melatonin salgılanır ama bu miktarı azdır. Normal olarak epifiz bezi Melatonin hormonunu gündüz az gece ise çok miktarda salgılar. Gece çok ışıklı bir ortamda oturursak salgılanan Melatoninin miktarı azalır.Çünkü gözler epifiz bezine bağlı olarak çalısır.
Gece Melatoninin az salgılanması hücrelerin savunma mekanizmasini azaltır, kansere neden olan etmenleri arttırır. Normalden daha çok elektromanyetik alanda kalmak da gece salgınanan Melatoninin miktarini azaltmaktadir. Melatonin kanserin hem oluşmasını hem de ilerlemesini önler, bu nedenle bağışıklık sistemimizin korunmasında çok önemli rolü vardır.
Melatoninin bu kadar önemli olması nedeniyle, bunu vücutta arttırmak için ne yapmamız gerektiği hususunda birçok arastırma yapılmaktadır. Bunun için, zaman zaman hayvanlarda kullanılmaktadir, ancak insan fizyolojisi hayvanlardan değisiktir, bu nedenle bu çalışmalar fazla faydalı olmamaktadır. Tantrik Yoga çalışmaları ile vücuttaki Melatonin seviyesinin arttırılması denemeye değerdir. Bu yogalardan biri Nadi Shodhan Pranayama (birbiri ardından burundan nefes alip verme ), digeride Tratak’dır (gözü bir mum ışığına, meditasyonda kullanılan bir diagrama veya noktaya odaklamak).
Tratak gözleri ve zihni bir mum ışığına veya objeye odaklayarak yapılan bir Yoga egzersizidir. Vücudumuzda Melatoninin en cok bu çalışma ile salgılandığı tesbit edilmiştir.
Yanan bir mum ışığına gözü fokusluyoruz ve bu işlem sırasında beynimizin sap kısmını da dengelemiş oluyoruz. Gözler mum ışığına odaklandığı zaman epifiz bezine hormon salgılaması için uyarı yapıyor ve hormon salgılanması bu işlemi yaptığımız sürece, her gece artarak devam ediyor. Bağışıklık sistemini korumamız için gece bir müddet mum ışığına odaklanmamız ve sonra uyumamız hormonlarla ilgili çalışmalar yapan doktorlar tarafından şiddetle tavsiye ediliyor.
Tratak beynin her iki yarısında dengeyi sağlar ve epifiz bezinin büyük miktarda Melatonin hormonu üretmesini destekler. Melatonin hormonu, vücutta kanser oluşum riskini büyük oranda düşüren bir hormondur. Tratak ayrıca olaylara kolay konsantre olma gücümüzü de arttırır.
Uygulanışı:
Göz seviyenizde önünüze 1 metre kadar uzagınıza bir mum koyun.
Gözlerinizi kapatın ve birkaç dakika nefesinize konsantre olun.
Yavaş ve düzenli nefes alarak kendinizi derece derece, derin relaks duruma getirin.
Sonra gözlerinizi açın ve mumun alevine birkaç dakika bakın.
Gözlerinizin fokusunun mum ışığından ayrılmamasına dikkat edin.
Mum ışığı zihninizde canlanana kadar focus durumunu bozmayın ve mum ışığına odaklanın. Gözleriniz yasarırsa veya kurursa, ihtiyaciniz olduğu kadar gözlerinizi kirpabilirsiniz. Aklınızdan bütün düşünceleri çıkarın, 2 dakika kadar sonra gözlerinizi kapatın ve mumun alevini gözünüz kapalı olarak, olabildiği kadar çok detayları ile gözünüzün önune getirmeye çalışın, aklınızda canlandırın.
Eğer zihninizde, görüntü solgunlaşmaya başlarsa, gözlerinizi kısa bir süre açın.
Bunu tam olarak yapabildiğinize emin olana kadar deneyin ve konsantrasyon olma kabiliyetiniz iyice arttığı zaman Tratak yapma zamanınızı uzatın.
Mum ışığı ile yapılan meditasyon yukarida açıkladığımız. Bunu denerseniz göreceksiniz ki, sizi çok etkileyip, fiziksel ve ruhsal bedeninize rahatlık, huzur, dinginlik verecek, kendinizi yeniden doğmus gibi hissetmenizi sağlayacak, ayrıca (bağışıklık sisteminizi güçlendireceği için) birçok hastalığa da kalkan olma gorevini üstlenecektir.
_________________________________________________________
Tratak nasıl yapılır?
Tratak bir nesneye, gözlerin kırpılmadan -gözlerden yaşlar boşanıncaya dek- bakılmasıdır. Burada önemli olan, sadece gözlerin bu nesneye bakması değil aynı zamanda tüm dikkatin de o nesneye yönlendirilmesidir. Dağınık bir zihinle yapılan tratak hiç bir fayda sağlamaz.
En bilinen tratak nesnesi mum ışığıdır. Loş bir odada, öğrenci tüm dikkatini göz hizasında bulunan bir mumun ışığına verir. Gözlerini hiç kırpmadan sadece bu ışığa konsantre olur. Daha sonra, gözlerini kapatarak aynı nesneyi kapalı gözlerle görmeye çalışır.
Mum haricinde kullanılabilecek diğer nesneler:
*Beyaz bir duvardaki siyah bir nokta
*dolunay ya da gökteki parlak bir yıldız
*aynada gözün irisine bakmak
*iki kaş arasındaki boşluğa bakmak
*burnun ucuna bakmak
Tratak uygulamalarının faydası nedir?
Her şeyden önce, zihin sakinleşir, düşünce bombardımanı yavaşlar ve sona erer. Göz bozuklukları düzelir, gözlerin görme oranı yükselir, irade gücü gelişir.
_________________________________________________________________
İnsan vücudunda bazı hormonların salgılanması dakika, saat, gün, ay ve yıllar içinde değişebilir. Mesela kadınlardaki cinsiyet hormonları her ayın belirli günlerinde artıp azalarak kadını gebe kalmaya veya aybaşına hazırlar. Kadın kırklı yaşlarına gelince genellikle menopoza girer, kadınlık hormonlarının seviyesi önemli değişikliğe uğrar. Adet dönemine doğru ve menopozla birlikte kadınların ruh durumunda gözlenen kötüleşme, hormonların duygularımızı nasıl etkilediğinin çarpıcı bir göstergesidir.
Melatonin, seviyesi gün içinde değişen hormonlardandır. Akşamın alacakaranlığı ve şafak aydınlığı melatonin salgısını uyarır ve durdurur. Yani melatonin geceleri salgılanır. Gecelerin uzun olduğu kış aylarında, melatoninin salgılanma süresi de daha uzundur. Yazın da elbette melatonin salgısı azalır. Bünye, mevsim değişikliğini, melatonin salgısındaki değişiklik sayesinde fark eder.
Melatonin, serotonin adlı bir maddenin dönüşümü sonucunda oluşur. Bu dönüşümü de noradrenalin kontrol eder. Serotonin ve noradrenalin, duygu ve düşüncelerimizi yöneten temel kimyasal maddeler arasındadır. Hatta serotonine halk arasında ‘mutluluk hormonu’ denir. Antidepresan ilaçların çoğu serotoninin veya noradrenalinin etkisini arttırarak faydalı olur.
Araştırmalarda depresyon geçirenlerde melatonin seviyesinin düşük, mani (aşırı neşe, coşku, enerji artışı, kendine güven ile seyreden, depresyonun tam tersi bir durum) geçirenlerde yüksek bulunmuştur. Mevsimden mevsime ruh durumunda ve psikiyatrik hastalıkların sıklığında gözlenen değişikliğin şimdilik en iyi bilinen sebebi, melatonindir. Özellikle MEVSİMSEL AFEKTİF BOZUKLUK denilen bir hastalıkta, kişi genellikle yılın aynı dönemlerinde hastalanmaktadır. Bu dönem yaz da, kış da, bahar da, güz de olabilir.
___________________________________________________________
MELATONİN
Melatonin, insan vücudunun bir biyoregülatörü ( düzenleyicisi) olan çok önemli bir madde (drog) dir. Vücutta normal olarak Epifiz bezinin salgıladığı ( Gece saat 23.00 ile 05.00 arasında ki sadece Ruh sağlığı ve genel sağlığı yerinde olan bireylerde ) bir Hormondur.
Melatonin, insan vücudunda tıpkı serotonin denilen madde gibi sentezlenebilen veya dışarıdan alınabilen bir maddedir. Merkezi sinir sistemini uyuşturmaksızın ( Melatonin ne bir uyuşturucu ne de bir uyarıcı maddedir.) insan vücudunda rahatlatıp, gevşemeyi sağlayarak; Amneziyi(unutkanlığı), insomnia'yı (uykusuzluğu) giderir. Vücuda dinçlik, zindelik verir, yaşama içgüdüsünü kırbaçlar. İnsanın hayattan zevk, tat almasını sağlar, insanı rahatlatır. Yani kısaca insanın kendisiyle barışık, mutlu bir yaşam sürmesini sağlar.
Amerika Birleşik Devletleri; melatonin için büyük bir hız ve büyük paralarla süren araştırmalar sonucunda melatonin ile arkadaş olmanın yani melatonin ile yaşamanın kurallarını çözmüştür.
Bu kuralları liste haline getirdiğimizde;
1- Gün ışığındaki zamanınızı mümkün olduğu kadar çoğaltın. Çünkü melatonin gün ışığı almış vücutlarda gece daha fazla oranda çoğalır.
2- Kendinize yeterli uykuyu alın, uyandığınız zaman mutlaka dinlenmiş olun.
3- Gece parlak ışıklardan uzak durun.
4- Akşam işlerden ve zaman değişimi yapan yolculuklardan uzak durun.
5- Sigara içmeyin ve az alkol alın.
6- Elektromanyetik alanlardan uzak durun.
7- Melatonin üretimini minimize edecek (azaltacak) davranışlardan uzak durun.
8- Kalsiyum, magnezyum ve B-6 Vitamini içeren maddeleri, yiyecekleri yiyin ve bu mineral ve vitaminleri extra alın.
9- Antioksidan içeren yiyecekler yiyin veya antioksidan ilaçları kullanın. Bunlar C ve E vitaminleridir.
10- Yatmadan önce melatonin içeren yiyecekler yiyin.
11- Gün içinde belirli bir zamanınızı Meditasyon gibi rahatlatıcı çalışmalara ayırın.
Size melatonin'e göre bir yaşam bicimi öneriyorum. Bu geceleri iyi uykuyla geçip gündüzlerin mümkün olduğu kadar uzun yaşandığı bir yaşam biçimidir. Ayrıca insan vücudunda melatonin üretimi için gerekli yiyeceklerin alınması gereklidir.
Nedir Melatonin İçeren yiyecekler?
1-Yulaf , 2-Mısır , 3-Pirinç , 4-Domates , 5-Zencefil , 6-Muz , 7-Arpa
Bunları ne zaman yiyeceğiz?
Ya gün batmadan önce yada uyumadan bir saat önce bu yiyeceklerin yenmesi iyi olur. Çünkü gün ışığında bunların alınması ile etkileri düşer, azalır. Örneğin muz yatmadan önce yenince kan kolesterolünü düşürür ve gastritli, ülserli midelere iyi gelir. DNA'nın zarar görmesini engeller.
Yulaf , kolesterol seviyesini ve kan basıncını (tansiyonu) düşürür.
Domates, DNA'nın zarar görmesini engeller, bazı tümörlerin oluşumunu ve büyümesini de engeller.
Pirinç, antioksidan bir gıdadır, aynı zamanda antikanserojendir. Örneğin tarımsal ilaçlamanın olmadığı pirinçle beslenen Çin Halk Cumhuriyeti'nde kanser vakalarına çok ender rastlanır.
Zencefil, mideyi ve barsakları rahatlatır ve regl kramplarını yumuşatır, bağışıklık sistemini güçlendirir, kolesterol seviyesini düşürür.
Sinir bozukluklarına iyi gelen serotonin melatoninin bir türevdir ve B6 vitamini gibi maddeler insan vücudunda melatonini serotonin haline çevirir. Ve vücutta bir rahatlama, gevşeme, relax sağlanır. B6 vitamini doğal olarak avakado bitkisinde, muzda, bira mayasında, havuçta, karaciğerde, soya fasulyesinde ve ayçiçeğinde çokça bulunur.
Yani melatonini doğal olarak üretmek için bazı gıdaların alınmasına dikkat etmek gerekir.
Melatonin için diğer önemli konuda kalsiyum ve magnezyum izelementleridir. İnsan vücudunda kalsiyum eksik olursa melatonine dönüşüm oluşamaz.
Kalsiyumun ve magnezyumun akşam saatlerinde alınması melatonin üretimi açısından çok önemlidir..
Araştırmalarını sürdüren hekimler ve eczacılar 3000'den fazla gönüllü denek üzerinde yüksek melatonin denemeleri yapmışlar; Hatta 10 yıl boyunca günde 7.5 mg melatonin alanlar olmuş. Bu insanlar yaşamlarından giderek daha fazla zevk alır olmuşlar, huzur ve sukuneti bulmuşlardır.
A.B.D.'de yapılan araştırmalarda insanların gün ışığından % 4 oranında yararlandıkları ortaya çıkmıştır. Bu melatonin ve bağışıklık sistemi açısından çok az bir zamandır. İnsanların gün ışığında kalmaları çok önemlidir.
İnsan vücudu gün içinde serotonini, gece içinde melatonini çok üretir. Gece üretilen melatonin gün içinde serotonin haline dönüşür.
Bir çok bilim adamı melatonini en önemli anti-oksidan olarak tanımlarlar. Melatonin takviyesi günümüzdeki temel anti aging tedavilerinden birisi olmuştur.
Ortalama 40-50 yaşlarında beyin epifizinin faaliyeti yavaşlar. Uyku kalitesi bozulur ve bağışıklık sistemi de zayıflamaya başlar. Önlem alınmazsa, bu gerilemeyi diğer yaşlanma belirtileri ve hastalıklar takip eder.Yaşlı insanlar uyku uyuyamamaktan yakınırlar. Çünkü yaşımız ilerledikçe melatonin üretimi azalır.
Esasen kanımızdaki melatonin miktarı biyolojik yaşımızı gösteren önemli bir ölçüdür. Gece melatoninin az salgılanması hücrelerin savunma mekanizmasını azaltır, kansere neden olan etmenleri arttırır.
Normalden daha çok elektromanyetik alanda kalmakta da, gece salgınanan melatoninin miktarını azaltmaktadır.
Melatonin vücutta gece saat 23.00 ile 03.00 arasında en üst seviyeye çıkar.
Melatonin kanserin hem oluşmasını hemde ilerlemesini önler, bu nedenle bağişiklik sistemimizin korunmasında çok önemli rolü vardır.
Beyinde epifiz bezinde üretilen melatonin hormonu vücudumuzun doğal uyku ilacıdır.
Bizi stresin verdiği zararlardan korur. Stres sırasında vücutta bol miktarda kortizon salgılanır. Kortizon salgısı arttıkça kaslar zayıflar, yağ dokusu artar, kemikler yumuşar, midede ülserler oluşur. Bağışıklık sistemi gücünü kaybeder. Melatonin hormonu kortizonun bu zararlarını ortadan kaldırır.
Enerji kaynağımız olan şekerin oksijenle oksitlenmesi sırasında oluşan serbest radikaller, hücrelerimize saldırarak hücre çekirdeğindeki genetik yapıyı bozmaya çalışır. Melatonin bu tahribatı önler.
Dolayısıyla hastalıklardan korurken, yaşlanmayı da yavaşlatır.
Alıntıdır..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Küfür, hakaret içeren yorumlar yayınlanmayacaktır.
Teşekkürler..