30 Haziran 2018 Cumartesi
Bu yaşıma geldim bu kadar önemli bir organa sahip olduğumuzu yeni öğrendim. Adı, TİMÜS…
Ne kalp, ne de beyin. Vücudumuzun yaşam kaynağı ve enerji merkezi olan bu organ 35 gramlık bir bez.
İman tahtasının üzerinde, troid bezinin altında ve soluk borusunun önünde ceviz büyüklüğünde ki bu bez adeta bir ilkokul öğretmeni. Ben bu adı taktım. Zira bu bez bir komuta- eğitim bezi. Hücrelerin vücuda zararlı olanlarını ayırt eden, bağışıklık sisteminin mikroplarla nasıl savaşacağını organize ve koordine eden bez. Salgıları çok önemli.
Timüs erişkinlerde 25 gram, yaşlılarda ise 6 grama kadar geriliyor. Ancak bazı yaşlılarda bu erişkinler gibi aynı gramda oluyor. Onla kim mi?
Gülmesini ve gülümsemesini bilenler.Timüsün en büyük gıdası gülümsemek.🙂
Örneğin Hipofizden salınan endorfin’in seviyesi Timüs bezini etkiliyor ve vücuda huzur, denge ve sakinlik getiriyor.
Şayet bunun aksi aşırı sinirli ve alıngansanız endorfin salınımı düşüyor, gülümseme de ortadan kalktığı için timüs kötü etkileniyor. Hayattan zevk almama aşırı alınganlık ve hassasiyet timüsün aktivitesini bozuyor.
Sonuç olarak çağımızın hastalıklarından korunmanın en iyi yolu demek timüsü üzmemek
Timüsünüzü seviniz. Uzmanlar, “Bol bol gülümseyiniz. Ara sıra üzerine 8 şeklinde ufak ufak masaj yapın ve de dilinizi damağına değdirin” diyor
Bu bilgileri öğrendiğim Doçent Dr. Gamze Şenbursa bakın ne söylüyor.
“Kanserden, stresten korkmayın, asıl timüsüm küçülmüş müdür diye korkun! Timüsün işlevini artırmak, kanserden korunmak, bağışıklılığı destekleyip devamlılığını sağlamak, stresten arınmak için ise gülümseyin ve Refleks Terapi’yi hayatınıza katın.”
Gülümsemek! Bundan daha güzel ve ucuz bir ilaç var mı?
Yaşasın TİMÜS…
ALINTI
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Küfür, hakaret içeren yorumlar yayınlanmayacaktır.
Teşekkürler..